ECZACI KAMUOYUNA

Eczacılık mesleğinin son zamanlarda eczacılar dışındaki unsurlardan kaynaklanan sorunları giderek artmaktadır.Mesleğin yapılış biçimi ve geleceğine ilişkin geri dönülemez bir noktaya doğru gitmesi, sektörün bütününü endişelendirmektedir.

Gerek bu gün gerekse yarına ilişkin söylenebilecek ve yapılabileceklerin olduğu düşüncesini egemen kılmak bizler için önemli ve gereklidir.

İçinde bulunulan durum ile ilgili olarak düşüncelerini iletme gereksinimi duyan ve aşağıda imzası bulunan Eczacı Odalarımız, Merkez Heyetimize ekteki metni göndermişlerdir.

Eczacı Kamuoyunun bilgisine sunarız.  

                                                             MERSİN ECZACI ODASI

                                                                 YÖNETİM KURULU

           

          

Türk Eczacıları Birliği

Merkez Heyeti Başkanlığı’na

                           ANKARA

 

12 Haziran Pazar günü yapılan genel seçimler sonucunda ortaya çıkan tablo mevcut durumun devamı niteliğindedir. Adalet ve Kalkınma Partisi, iktidarının birinci döneminde planladığı, ikinci döneminde hayata geçirdiği Sağlıkta Dönüşüm projesini,  önümüzdeki süreçte tamamlamak için gerekli hazırlıkları yapmaktadır.

 

            Sağlıkta Dönüşüm projesi, kamunun eczacılık mesleğine bakış açısını değiştirmek suretiyle, eczacılık mesleğinin işleyişine doğrudan müdahale etmektedir. İçinde bulunduğumuz durumun bundan sonraki süreçte daha da olumsuz bir yöne doğru gideceği endişesi, tüm eczacı kamuoyunda ciddi bir şekilde hissedilmektedir. Yaşanan gelişmeler, bu endişelerin hiç de yersiz olmadığını açıkça göstermektedir.

 

Stok düzeltme hakkı yerine, eczacının ihtiyacını karşılamaktan uzak 6111 sayılı yasanın lanse edilmesi, kapalı kapılar ardında görüşmeler yaparak eczacı için yaşamsal bir anlam ifade eden mal fazlası ve ticari ıskontoların, doğrudan kamuya aktarılma projeleri, 6197 sayılı meslek yasasının güncellenememesi, sayısı ve kontenjanları sürekli artan eczacılık fakülteleri, artık taşınamaz büyüklüğe ulaşan KKİ nedeni ile masraflarını karşılamaya bile yetmeyecek oranda düşmekte olan eczane ciroları, meslek hakkı kavramının tartışmaya bile açılmaması gibi gelişmeler karşısında Türk Eczacıları Birliği’nin sessiz ve yetersiz kalması, eczacıların geleceğe yönelik umutlarını yok etmektedir.

 

“Sağlık Meslek Mensupları Birliği Kanun Tasarı Taslağı” ile öncelikle meslek örgütümüzü yok etmek ve çatımızı dağıtıp, bizleri evsiz bırakmak isteyen bu anlayış karşısındaki suskun bekleyişin hiçbir mazereti olamaz.

 

            Öte yandan, ilaç fiyat düşüşleri, kamu kurum ıskonto artışları gibi sebeplerle ortaya çıkan raf zararları sorununun,  İlaç Fiyat Kararnamesi değişikliği ve stok düzeltme hakkı olmadan yapılan İTS bildirimleriyle değil, sanayi ve dağıtım kanalları ile yapılacak ciddi ve organize görüşmelerle ve tüm örgütü kapsayacak bir modelle çözülebileceği düşüncesindeyiz.

 

            Yakın zamanda karşımıza çıkacak olan sözleşme sürecinin iyi yönetilebilmesi, mesleğimiz açısından önemli bir dönüm noktasıdır. Sözleşme taslağının örgüt içinde değerlendirilmesi ve kendi platformlarımızda ciddi bir şekilde tartışılması, örgüt yapımızı sorgulayıcı ifadelere karşı kırmızı çizgilerimizin açıkça belirlenmesi hayat önemdedir.

 

Yukarıda açıklanan gerçekler doğrultusunda; Türk Eczacıları Birliğinin,   tabanının beklentilerine yanıt verecek, ülke gerçeklerine uygun, çözüme yönelik bir tavır sergilemesi mutlak bir zorunluluktur.

 

Merkez Heyetinin;  eczacı odalarını dışlayan, tabanın sayısal çoğunluğunu görmezden gelen, kişisel ihtirasların ön plana çıktığı bir yönetim anlayışı ile sorunlarımıza çözüm üretemeyeceği açıkça ortadadır.

 

Tabanın bütününün yönetimde söz sahibi olduğu, eczacı odalarının ikinci plana atılmadığı, karşılıklı iletişimin ön plana çıktığı, birlik ve dayanışma ruhunun yeniden hakim olduğu bir yapının,  mesleğimizin kurtuluşu olduğu gerçeğinden hareketle, bu yapının kurulabilmesi için her türlü çabayı göstereceğimizi açıkça ifade ediyoruz.

 

Eczacılığın geleceği tehlikededir. Mesleğimizin geleceğini tehdit eden sorunlar yumağının çözümü noktasında çalışmaya, üretmeye ve katkıyı vermeye hazır olduğumuzu kararlı bir şekilde ifade ederken, Merkez Heyetinin, tabanın bu sessiz çığlığına tercüman olan bizlere, kulak vereceğini umuyoruz.

 

1. Bölge İstanbul Eczacı Odası
2. Bölge Ankara Eczacı Odası
3. Bölge İzmir Eczacı Odası
7. Bölge Bursa Eczacı Odası
8. Bölge Gaziantep Eczacı Odası
13. Bölge Erzurum Eczacı Odası
17. Bölge Zonguldak Eczacı Odası
18. Bölge Trabzon Eczacı Odası
19. Bölge Tekirdağ Eczacı Odası
25. Bölge Mersin Eczacı Odası
31. Bölge Kocaeli Eczacı Odası
38. Bölge Van Eczacı Odası
47. Bölge Amasya Eczacı Odası

Dağıtım:

Gereği İçin: Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Başkanlığı

Bilgi için: Bölge Eczacı Odaları

11 Temmuz 2011 - Okunma Sayısı : 3842