ECZACI KAMUOYUNA!!
Ülkemiz son dönemde demokrasiden ekonomiye kadar yaşamsal konularda sorunları derin bir biçimde yaşıyor. Yıllardır baş sorun olarak gösterilen işsizlik, toplumdaki kutuplaşma ve ayrışmanın nerdeyse gerisine düştü. Daha özgür bir toplum taleplerinin karşılık bulduğu, evrensel hukuk ilkelerine uygun, yargı bağımsızlığını esas alan bir anlayış, toplumsal barışın önündeki en büyük engeli kaldıracaktır.
Tüm bunların yanında dünyanın ve özellikle yakın coğrafyamızın içinde bulunduğu savaşlar, terörizm, göçler ve ülkelerin yönetimlerindeki boşlukların olumsuz sonuçları sınırlarımızda, ülkemizde, insanımızda, meydanlarımız ve sokaklarımızda yaşıyoruz.
Bu olumsuzluklardan kurtulmanın çarelerini ararken, Ortadoğu coğrafyasına demokratik, özgürlüklere sahip, laik ve çağdaş bir rol model olmanın yanında barışın destekleyicisi ve yol göstericisi olmamız Ortadoğu halkları kadar bizim için de önemli bir hal almıştır.
Türkiye sağlık alanında son dönemde önemli değişimlere imza attı. Örgütümüzün hep savunageldiği ulaşılabilirlik ve erişilebilirlik ciddi oranda gelişti. Doğal olarak böylece kamunun sağlık alanındaki yükü de arttı. Kamunun yanında yurttaşın sağlığa yaptığı cebinden ödemeler de fazlaca artış göstermiştir.
Diğer taraftan Sağlıkta Dönüşüm anlayışı gereği piyasalaştırılan sağlık hizmetlerinin artış yükünün nedeni olarak ilaç - eczacılık sektörünü göstermek gibi bir algıyla karşı karşıyayız.
Bugün ilacın sağlık harcamalarındaki payı dönüşümün başladığı zamana göre yüzde elli azalmıştır. Kamu bu alandan sağladığı kaynağı özel sağlık hizmetlerine aktarmıştır.
Türkiye 33 OECD ülkesi içinde kişi başı en düşük ilaç harcaması yapan ülkedir. Oysa bugün ilaç harcamalarındaki gerileme ve “tasarrufun” bedelini eczanesinde ayakta kalabilme savaşı veren eczacı ödemektedir. Eczacı artık kamuya ek olarak domino etkisiyle ilaç sanayisinin baskılarını kaldırabilecek durumda değildir.
Eczacının örgütü olan Türk Eczacıları Birliği ülkede her zaman dinamizmi, dayanışması ve direngenliği ile örnek gösterilen meslek örgütleri arasında yer almıştır. Son dönemde ise ne yazık ki bu özelliklerinin zayıfladığı kanısı yaygınlaşmıştır. Eczacının yaşadığı kayıplar ve gerileme bu algının oluşmasında en önemli etkendir. Ne yazık ki eczacının örgüt ve odalardan beklentisi azalmaya başlamıştır.
Bu yüzden örgütsel anlamda gelinen noktada eczacının odalara ve üst örgüte tam olarak güven duyacağı bir örgüt yaratma gereksinimi vardır. Eczacının gelecekte ayakta kalabilme mücadelesini verecek bir örgütü oluşturmak zorunluluktur. Yönetici ve delegelerin en büyük sorumluluğu budur.
Oluşturulacak güçlü, geniş tabanlı bir yönetimle önümüzdeki dönem;
Eczacının ekonomik refahını sağlamak.
Mesleki kazanımlar elde etmek.
Eczacılığa değer katmak.
Sektörde güçlü aktör olmak.
Eczane işleyiş sorunlarını çözmek.
Sosyal eczacılık uygulamalarını geliştirmek.
İlaca sahip çıkmak
Ana hedeflerimizdir.
DEĞERLİ MESLEKTAŞLARIMIZ;
Geçmişteki süreçlerle ilgili özeleştiri yapmaktan kaçınmayan;
Eczacının beklentilerini, gereksinimlerini ve örgütümüzün geleceğini önceleyen,
Herkesin katkı koyabildiği ve içinde olduğu geniş tabanlı bir yönetim anlayışı ile güven duyulan güçlü bir Merkez Heyeti oluşturmak için 3-6 Aralık 2015 tarihlerinde yapılacak
Türk Eczacıları Birliği Büyük Kongresinde bir arada ve adayız.
Meslek İçin Birlik Sekretaryası
1.Bölge İstanbul Eczacı Odası Başkanı Ecz. Cenap Sarıalioğlu
6. Bölge Samsun Eczacı Odası Delegesi Ecz. Arman Üney
8.Bölge Gaziantep Eczacı Odası Başkanı Ecz. İrfan Demirci
9.Bölge Eskişehir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Yücel Yenilmez
31. Bölge Kocaeli Eczacı Odası Delegesi Ecz. Sinan Usta
44. Bölge Batman Eczacı Odası Başkanı Ecz. Mehmet Emin Beyaz