Menopoz, kadın için yumurtlamanın başlamasından sonraki en önemli yaşam dönemi. Ülkemizde ortalama menopoz yaşı 48, ortalama yaşam süresi de 75' e çıkmış durumda. Yani kadının yaşamının yaklaşık üçte biri menopoz sonrası devam ediyor.
Menopozla birlikte kadınlarda en sık görülen şikayetler; sıcak basması, sinirlilik, halsizlik, unutkanlık, hazımsızlık, çarpıntı, uykusuzluk, baş ağrısı, ağrılı cinsel ilişki, idrar kaçırma, ağlama nöbetleri, kilo alma ve aşırı terleme oluyor. Tedavi edilmediğinde bu şikayetler 3-5 yıl, bazı kadınlarda da 10 yıl kadar sürebiliyor.
Türkiye Menopoz ve Osteoporoz Derneği Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Ertüngealp, menopoz tedavisinde ostrojen hormonlarının rolüne dikkat çekerek, " Terleme, sıcak basması atlatıldığı zaman sorun bitti sanılıyor. Oysa buzdağının görünmeyen kısmında asıl sorun. Ciltte bozulma, saç dökülmesi, cinsel yaşamda bozulma, gözde zayıflama, eklem ağrıları, Alzheimer, kemiklerde erime, kırılma, osteoporoz, kadını bekleyen önemli sorunlardır. Aynı yaştaki erkeklerde kemik kaybı binde 5 olurken, kadında yüzde 2,5 ' tur. Bu nedenle sorunlar başlamadan, ağırlaşmadan hormon tedavisine başlanmalıdır" dedi.
Prof. Dr. Ertüngealp, kadının menopoz öncesinde ve menopoz döneminde beslenmesine dikkat etmesi gerektiğini de belirterek, şöyle devam etti.
"Bol lifli gıdalar ve bol sebze tüketmeli, şekeri tadımlık, hamurlu gıdaları da lezzet almak için yemelidir. 40 yaşından sonra beyaz et ve balık ağırlıklı beslenmeli, kırmızı eti haftada bir gün yemelidir.
Güneş ışınından mutlaka yararlanmalıdır. En azından dirsekten aşağısı ve dizden aşağısını haftada 3 gün 20 dakika güneşe tutmak gerekir.
Ayrıca ne kadar ağır iş yaparsa yapsın her kadının kendisine zaman ayırması ve haftada 3 gün, yarım saat jimnastik yapması örneğin tempolu yürümesi de yararlıdır."