Değerli basın emekçileri,
Bizler, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesi için çalışmalar yapan Mersin'deki sivil toplum örgütlerinin temsilcileri olarak, Mersin Barosu’nun erkek başkanının, bir kadın avukatı kürsüden itekleyerek uzaklaştırmasının, kadına yönelik erkek şiddetinin tipik bir örneği olduğunu vurgulamak ve kadına yönelik şiddete bir kez daha HAYIR demek için buradayız.
Kadınların hak ve özgürlük mücadelesinin simgesi olan 8 Mart’ta gerçekleşen bu dehşet verici olay bir kez daha göstermiştir ki eril zihniyet, eğitim düzeyi ne olursa olsun, kadınlara mekan ve zaman farkı gözetmeksizin gücünü göstermekte, kendince gözdağı vermekten çekinmemektedir.
Mersin Barosu Kadın Hakları Komisyonu’ndaki avukat arkadaşlarımızla yıllardır kadına yönelik şiddetle ilgili pek çok çalışma yaptık. Yaptığımız bilgilendirme toplantılarında, kadına “sen şişmansın demenin psikolojik şiddet, eve para bırakmamanın ekonomik şiddet, iteklemenin fiziksel şiddet olduğunu” anlattık. Avukat arkadaşlarımız, kadınlara yasal haklarını öğrettiler, hukuksal destek verdiler. Gelin görün ki şimdi kendileri birer şiddet mağduru oldular.
Bizler biliyoruz ki, kadınlar en çok itiraz ettiklerinde şiddet görüyorlar. Boşanmaya çalıştığı eşi tarafından öldürülüyor, partnerinin barışma isteğini yerine getirmeyi reddettiğinde dövülüyor, hakarete uğruyor. Bir erkek tarafından şort giymesi uygun görülmemişse yüzüne tekmeyi yiyor, parkta spor yapması uygun bulunmamışsa yerlerde sürükleniyor veya kürsüde konuşması uygun bulunmamışsa itekleniyor. Özellikle farklı düşüncelere tahammül edemeyen toplumlarda, kadınlar kendi düşüncelerini, yaşam tarzlarını savunmaya çalıştıkça bedelini erkek şiddetine maruz kalarak ödüyorlar.
2016 yılında kadınların %42 sinin en az bir kez cinsiyete dayalı şiddete maruz kaldığı, en az 261 kadın ve kız çocuğunun erkekler tarafından öldürüldüğü ülkemizde kadın olarak var olabilmek her geçen gün zorlaşıyor. Eril siyasetin söylemlerinden güç alan erkekler kadınlara saldırıyor, sindirmeye çalışıyor. Kadınlar olarak büyük bedeller ödeyerek kazandığımız haklarımız elimizden alınmaya çalışılıyor.
Bugün burada bir kadın avukat arkadaşımıza yapılan saldırıyı kadınlar olarak hepimize yapılmış kabul ediyor ve bir daha asla tekrarlanmaması yönünde uyarı yaparak, hepimizden özür dilenmesini bekliyoruz. Bize bahşetmiş olduğunuz kıymetli başlarınızın tacı olma lütfunu kabul etmiyoruz. Eşitlik ve özgürlük mücadelemizi hayatın her alanında eşit olana kadar sürdüreceğimizi hatırlatıyor ve kadına yönelik şiddete bin kere HAYIR diyoruz.
25. Bölge Mersin Eczacı Odası Kadın Komisyonu, Günebakan Kadın Derneği, KADER, Mersin Kadın Platformu, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği, Atatürkçü Düşünce Derneği, TMMOB Kadın Çalışma Grubu, Mersin Tabip Odası Kadın Hekimlik ve Kadın Sağlığı Komisyonu, Mersin Diş Hekimleri Odası Kadın Komisyonu,